İSKANDİNAV MİTOLOJİSİNDEKİ TEMEL KAVRAMLAR TANRILAR VE TANRIÇALAR
İskandinavyalılar birçok tanrıya tapıyorlardı. Ayrıca cinler, rüzgar ve ateş devleri gibi tuhaf ve güçlü yaratıklara da inanıyorlardı. İlk tanrının adı Buri idi. Ymir’in ve Buri’nin yaratma güçleri vardı. Yalnız kalmamak için kendilerine eşler bu eşlerdende çocuklar yarattılar. Tanrıların ve Devlerin soyu Ginungagap içerisinde üremeye başlamıştı. Bu iki ırkın birleşiminden ise üç büyük tanrı doğdu. Odin, Vili ve Ve. Bütün tanrılar ve devler Odin’in bu zamana kadar doğmuş en güçlü canlı olduğunu anladılar ve ona saygı gösterdiler. O geleceğin ve geçmişin ve insanların babası idi. Midgard’da bir sabah Odin kardeşleri Hoenir ve Lodur deniz kıyısında dolaşmaya çıktılar. Sahilde yanyana duran iki ağaç ile karşılaşdıklarında bu ağaçları ilk insanlara dönüştürmeyi karar verdiler. Erkeğin ismi Ask kadınınki ise Embla idi. Lodur onlara fiziksel güzellikleri, Hoenir hareket yeteneğini, Odin ise duyguları verdi. Sonunda Ask ve Embla birleşerek insan ırkını oluşturdular ve önlerindeki yolda ilerlemeye başladılar. Ancak Odin onların kaderini o anda yazmıştı. Bütün İnsan ırkı devlerle yapılacak son savaşta Ragnarök’ta Odin’in yanında savaşacak ve yok olacaktı… İnsanın yaratıldığı esnada devler çoğalarak Ymir’in öcünü almak için and içiyor ve kendilerini intikam duyguları ile besliyordu.
Her şey tüm insanlık ve bizim bildiğimiz manadaki varoluş bir cinayetle başladı. Odin ve kardeşleri Vili ve Ve ilk varlık Ymir’i öldürdüğünde başladı. Bu cinayetin sebeplerini hiçbir saga anlatmaz. Ymir’in vücudu dünyanın topraklarına vücudundaki su denizlere ve vücudundaki kan kaynayan lavlara dönüştü. Dünya artık oluşmuştu. Bu oluşumu Odin doğduğu günden beri biliyordu. Bu kaçınılmaz olan idi. Sıra devlerde idi . Odin ve kardeşleri tüm devleri öldürmek için yola koyulmuşlardı. Sadece Bergelmir ve ailesi bu katliamdan kurtulabilmişti. Kaçmışlar ve saklanmışlardı. Bundan sonra kendilerini ve çocuklarını intikam hırsı ile büyüttüler. Bir gün gelecek intikamlarını alacaklardı. Bunu Odin’de biliyordu…
Dünya nın yaratılışı artık tamamlanmıştı. Artık onu sabitleyecek ve koruyacak varlıklara ihtiyaç vardı. Bu yüzden Odin cüceleri yarattı. Dört cüce dünyanın dört yönünü korumak için and içtiler : Austri (doğu), Nordri (kuzey), Vestri (batı), Sudri (güney) ve bu ülkeye (dünyaya) Midgard adını verdiler..
Toplam dokuz dünya (alem) vardı :
Muspelheim (Ateş ve ısı)
Niflheim (Buhar ve duman ki Ejder Nşdhug’un eviydi burası)Helheim (Karanlığın ve acıların dünyası)Jotunheim (Devlerin yaşadığı dağlardan ibaret olan alem)Asaheim (Asa tanrılarının yaşadığı alem)Vanaheim (Vane tanrılarının yaşadığı yer)Alfaheim (Beyaz alfların (elf) yaşadığı alem)Svartalfaheim (Siyah alfların (Kara elfler)dünyası)Mannaheim (İnsanların yaşadığı alem (Midgard Mannaheimde bulunur)Elfler insanlara oranla daha güzeldirler. Dağlarda veya denizlerde dolaşmaktan pek hoşlanmazlar. Bunun yerine gökyüzünü görerek yaşamak bir şeyler yetiştirmek, ormanlarında huzurlu bir hayat sürmek elflerin istediği yaşam tarzıdır.
Elfler diğer ırklarla ilişki kurmayı pek tercih etmezler. Diğer ırklardan pek arkadaşları olmaz ama diğer ırklardan olan dostlarını kolay kolay unutmazlar.
Elfler büyü konusunda hünerli savaşçılık konusunda çeviklikleri dolayısıyla etkileyicidirler. Genellikle ok tercih eden Elf savaşçıları çeviklikleri nedeniyle bu konuda çok iyidirler. İnsanlar onları ışığın cinleri olarak biliyordu. Alflar görünmezdi ne kokuları ne sesleri ne belirli şekilleri ne bilinen maceraları ne de şarkıları vardı. Devler insanlar ve cücelerın aksine Alflar savaşçı değillerdi. Ancak mutlak bir güçleri vardı. Beyaz Alflar doğanın anlaşılamaz gücünü simgeliyorlardı. Onlar tanrıların istekleri dışında doğmuşlardı…
Beyaz Alfların diğer yüzü siyah Alflar dokuz alemlerden Svartalfaheim isimli alemde yaşarlardı. Siyah Alflar Dev Ymir’in ölü cesedinden beslenmişti. Bütün bu yaratılan canlıların ve hatta tanrıların arasındaki en mistik erdi bu yüzdende içleri ölüm ve karanlıkla dolmuştu. Tanrılardan ve devlerden korktukları için taşların içlerine saklanmış ve bu taşların kara renklerini almışlardı
Aegir: İsminin anlamı genellikle suyla bağdaştırılmıştır. Diğer isimleri HLER ve GYMİR (Kör eden). Aegir deniz kıyısının veya okyanusun tanrısıydı. Kızdığında fırtınalar yaratırdı. Aegir Vanir’lerden bir devdi. Babası MİSTARBİLİNDİ (Sis körü) ve kardeşleri LOGİ (Ateş ve bazılarına göre LOKİ) ve KARİ (Hava)’ydi. Karısı (ve kardeşi) RAN’dı ve Hlesey adasının yakınlarındaki denizde yaşarlardı. Ran ve Aegir’in herbiri birer dalga olan dokuz çocukları vardı.
Aegir tanrılar için bira mayalardı. Her kış tanrılar Aegir’in evinde bira içerlerdi ve o misafirperverliğiyle ünlüydü. Evinde ışık sağlamak için ateş yakmak yerine yere altın koyarlardı. Bu yüzden altına “Aegir’in ateşi” denir. Aegir’in Fimafeng ve Eldir adında iki hizmetçisi vardı. BALDER’in ölümünden sonra Tanrılar Aegir’in evinde ziyafet için toplandılar. Loki kendini gösterdi ve odadaki herkese küfür etti. Fakat tanrılar oranın kutsal bir yer olmasından dolayı Loki’ye hiçbirşey yapamadılar.
Bil: Snorri onu tanrıçalardan biri olarak adlandırır. Snorri dünyadan aya giderken ona eşlik eden Bil ve Hjuki adlı iki çocuğun hikayesini anlatır. Babaları Vidfinn’dir. Bil aynı zamanda kaderi dokuyan tanrıçasıdır.
Nornlar’a şu nitelikler verilir:
Büyüsün diye her gün “kaynak ağacı”nı sularlar.
İnsanların gereksinimlerini sağlar ve onların mukadderatlarını düzenlerler.
İçlerinden birinin adı aynı zamanda “mukadderat”tır.
Göksel ip eğiricileridirler.
Varlıkların “atkı”larını (dokumacılıktaki bir terim) ezellerinden ebedlerine kadar dokumaktadırlar.
İlahi adaleti sağlarlar.
Kudretleri öyle yücedir ki ilahlar bile onların yargılarından kaçınamaz.
Odin bir çok mitolojide isim değiştirmiş bir halde karşımıza çıkar. Germen mitlerinde ve Nibelungen destanında Wotan olarak adlandırılmıştır. Hristiyanlık öncesi İskandinavya’sında Odin genelde insan kurban edilmesiyle anılır. Odin sık sık gezintilere çıkar. Bu gezilerinde adını değiştirir. Genellikle yeşil bir pelerin giyer bir şapka ve maske takar. Odin şekil değiştirip kuşbalık solucan gibi çeşitli hayvan kılıklarına bürünebilirdi. Bu gezilerinden en ünlü olanları Grimnisnal ve Vafprudnismal’ dır. İngilizcedeki Wednesday (Çarşamba) ” Odin’in günü”nden yani ” Wodan’s day” den gelir.
Sonunda Odin geldiğinde Mimer’in kafasını selamladı ve dedi ki : ” Hey Mimer, kuyunun suyundan biraz içmem lazım ki kardeşlerimin nerde olduğunu öğreneyim! ” Mimer reddetti : ”Her isteyene bilgeliğin kaynağından su içirirsek ne olacağını zannediyorsun Odin? Böylece herkes olacakları önceden bilir ve bunu istediğini sanmıyorum. ”
Ve o zamandan beri Odin’in gözü kuyunun dibinden dışarı dünyaya bakar. Böylece Odin hem geçmişi hem de geleceği görür.
Saga: Odin’le evi Sokkvabekk’te içki içen tanrıçadır. Tarih tanrıçasıydı. İsminin anlamı “gaipten haber veren”dir.
Skadi: Iskandinav mitolojisinde Kış tanrıcasidir. Njord’un karisidir. Thjazi’de babası olur. Skadi’nin Babasi Tanrılar tarafindan katledildikten sonra öcünü alamak icin Asgard’a gider. Asgard Tanrıların bulundugu yerdir.
Tanrilar Skadi’ye bir oneride bulunur derler ki; Ayaklarımıza bak ve seç birimizi yanına koca olarak.
Skadi istediği Tanrıyı seçme özgürlüğüne sahiptir ama sadece ayaklarına bakarak. İçlerinden en güzelini seçti ve bunun Baldr olduğunu düşünüyordu. Ayaklar ise en yaşlı tanrılardan biri olan Njord’a aitti.
Bu antlaşmadan geri dönüş olmadığı icin Skadi Njord’u kabul ederek Babası sağ iken kaldığı yere Thrymheim gitmek istedi. Njord ise denizin içinde olan sarayına, Noatun’a gitmek ister. Birlikte bir karara vardılar dokuz gece Thrymheim bundan sonraki dokuz gecede ise Noatun’da kalmalarına dair. Njord Noatun’a döndükten sonra bir daha Thrymheim gitmemeye karar verdi. Skadi Noatu’da yankılanan sesler yüzünden uyuyamadağından şikayet ederek Thrymheim geri döndü ve hayatına bir süre orada devam etti.
Loki Baldr’ı öldürdükten sonra Tanrılar tarafından bir mağarada tutulur. Skadi Loki’nini kafasina bir zehir koyar. Zehir o kadar güçlüdür ki Loki’nin acı çığlıkları yeri sarsarmıs. Bu arada Skadi’nin babasının katili Loki olarak bilinir.
Thrud: Thor’un kızı. Dwarf Alvis onunla evlenmek istedi ama Thor onu kandırarak güneş yükselirken toprak üstüne çıkmasını sağladı ve onu taşa dönüştürdü.
Valhalla’da yapılan ziyafet sofralarının en başında her iki omzundaki kuzgunuyla Odin oturur. Kuzgunlardan biri Huginn (düşünce) ve diğeri Muninn’dir (hafıza). İkisi de dünyadan Odin’e mesaj getirirlerdi.
Güçlü sessiz ve yalnız bir tanrıdır. Ormanında yalnız yaşamaktır (ta ki Ragnorak’a kadar) Bu yüzden kendisine yalnızlık ve sessizlik tanrısı da denir. Çok güçlü olan Vidar Ragnorak’tan sonra sağ kalan az tanrılardan biri olmuştur.Ragnorakta kurt Fenrir’in Odin’i kanlı bir şekilde öldürüp bedenini yutmasından sonra Vidar Fenrir’in alt çenesini ayağıyla parçalar ve iki eliyle üst çenesi boğazı yırtılana kadar çeker ve Fenrir’i öldürüp babasının intikamını alır.
Bu alemlerde yaşayan farklı varlıkların çoğu bir diğer dünyaya gidebilme gücüne sahipti.
Temel isim ve kavramlar;
Alf : Beyaz alflar yada elfler. Elf; peri halkına verilen addır. Elfler genellikle insanlara benzerler fakat insanlardan biraz daha kısa ve narindirler. Bu narinliğe rağmen hızlı ve güçlüdürler. Melodik bir ses tonuna sahiptirler. Elfler genelde 1200 yıldan fazla yaşarlar. Bu yaşamın sonucunda ya yaşamdaki kötülüklerden sıkıldıkları için ölümü tercih ederler yada bilinmeyen bir diyara göç ederler. Bu nedenle Elflerin ölümsüz oldukları söylenir.
Andhrimnir: Tanrıların aşçısı
Asgard: İskandinav mitolojisinde Tanrıların yaşadıkları yerin adıdır. Yunan mitolojisindeki Olympus Dağı’dır. Cennetin olduğu yerdir ve sadece gökkuşağı köprüsünden geçilerek ulaşılabilir. Köprünün adı Bifrost olarak bilinir. Buradaki saray ve evlerin çoğu altın ve gümüşten yapılmıştır. En ünlüsü Odin’in sarayı Valhalla’ dır. İskandinav mitolojisi devler ve şeytanların tanrılara karşı açtığı son savaş Ragnarok (tanrıların alaca karanlığı)’da Asgard’ın yerle bir edilidiğini anlatır.
Balder: Aesirlerden biridir ve isminin anlamı “muzaffer”dir. Aynı zamanda Gözyaşı Tanrısı olarak da çağrılan Balder Odin ve Frigg’in oğluydu ve çok yakışıklı ve adil bir tanrıydı. Odin’in oğullarından Balder burada akıl sevgi ve bilginin tanrısı olarak karşımıza çıkar. Cennette Glitnir denilen bir yeri korumaktadır. Her türlü anlaşmazlıkta bütün tanrılar onun adaletine güvendiklerinden ona gelirler ve burada Balder’in adaleti sağlaması beklenir.Ve Balder adaleti yerine getirir.
Bor: Buri’nin oğlu. Karısı buz devi Bolthorn’un kızı olan Bestla’dır. Bor Odin, Vili ve Ve’nin babasıdır.
Bragi: Şiir tanrısıdır. Odin ve dev Gunlod’un oğludur. Odin’in baş şairiydi ve çok adildi. İdun’la evliydi ve dilinin üzerine kazınmış rünler vardı.
Buri: İlk tanrı. İnek Audhumla kendini büyük buz parçalarını yalayarak besledi. Gün be gün yaladıkça tanrı buzdan çıktı. Buri Bor’un babasıydı.
Cüceler; Odin’in onlara Midgard’da verdiği görevi kabul etmiş karanlıkların ve dağların içlerine çekilmişlerdi. Burada madenleri keşfetmişler ve kendilerine buradaki madenlerin en değerlilerinden hazineler yaratmışlardı. Bu hazineleri ne insanlarla ne tanrılarla nede devlerle paylaşmak istiyorlardı. Oldukça aç gözlü idiler. Ancak bu aç gözlü olmaları onlara çalışma ahlakını getirdi. Evrende ki en çalışkan ve üretici ırk haline gelmişlerdi. Dağların altından çıkan maden cevherlerini işlemeyi kendi kendilerine öğrenmişlerdi. Cücelerde kara alflar gibi Svartalfaheim’de yaşarlardı. Çok nadiren ormanlara yerleşirler ve insanlarla hemen hemen hiç iletişim kurmazlardı. Işıktan nefret ederlerdi. Onlar için ışık, tanrıların yarattığı korkunç bir lanetti.
Dagr; Gündüz tanrısı.
Delling: Şafak tanrısı olarak kabul edilir ve isminin anlamı “parlayan” dır. Nott’un (Gece) üçüncü kocasıydı. Dag (Gün) adında bir oğulları vardı.
Devler; Birçok kültürün mitolojisinde yer alır. Örneğin; Yunan mitolojisindeki Titanlar, Cyclopslar, İskandinav mitolojisindeki Dağ devleri, Ateş devleri, Buz devleri vs. Genellikle insan görünümünde fakat anormal büyüklükte ve çok kuvvetli tasvir edilmişlerdir. Kadın veya erkek olabilirler. Farklı bölgelerin mitolojilerinde kökenlerine dair farklı inanışlar vardır. Örneğin Hint-Avrupa mitolojilerinin çoğunda kaos ile ilişkilendirilmiş lanetli bir ırktır ve yabani bir doğası vardır. Çoğunlukla tanrılarla arasında düşmanlık vardır.
Eir: Sağlık tanrıçası ve en iyi doktordu. Sanatını Eski İskandinavya’da doktor olan kadınlara öğretti.
Einherjar; İskandinav mitolojisinde cesur becerikli askerlerin ruhlarına verilen isimdi. Einherjarlar Einherjar tepesi denilen bir yerden doğar. Loki kahraman savaşçıların ruhlarını Einherjar tepesine bırakır. Einherjar tepesinin özel gücü sayesinde Einherjar olurlar. Einherjar’ın fiziksel özellikleri: Kafası koç biçiminde vücudu da aynen bir koyunun insanlaşmış hali gibi üzerinde metal bir zırhı vardır. Elinde deniz kabuğu gibi bir boru vardır. Bu boruyu her çaldığında diğer Einherjarlardan yardım ister.
Fenrir: Loki ve dişi dev Angerboda’nın oğlu. Tanrılar onu zaptedebilmek için Gleipher denilen sihirli bir zincire vururlar. Fakat o bu sırada tanrı Tyr’in sağ elini koparır.
Forseti: Adalet tanrısı. Balder ve NANNA’nın oğlu. İsminin anlamı “yöneten”dir. Evi Glidnir (Parıldama)’dir .
Frejya (Freya): Güzellik ve aşk tanrıçası. Çok güzel mavi gözlü bir genç kadın olarak tasvir edilmiştir. Frey’in kız kardeşi ve ileri de Odin’in karısı olacak Frejya savaşta ölen kahramanların yarısını Asgard’daki kendi sarayı olan Folkvang’a götürmek için toplar. Bir çok hikayesi devlerin onu kaçırma teşebbüsleriyle doludur. Alman mitolojisindeki tanrıça Frigg’le eşdeğerdir. Ve Cuma günü Friday (Frejya’s Day ) onun adından gelir.
Freyr yada Frey: Vaneheim’in rüzgar ve deniz tanrısı oğlu. Gullinborsti isimli altın kıllı ve dünyanın en hızlı hayvanı olan yaban domuzuna sahip.
Frigg: En yüce tanrıça olan Frigg Odin’in esas eşidir ve gök tanrıçasıdır. Yunanlı Hera ve Romalı Juno gibi evlilikleri de yönetir. Çok sessiz ve sakin olarak resmedilmiştir.
Gejfon: Bakire tanrıça. Aynı anda Aesir ve Vanir’in bir üyesi. Ölen bütün bakireler ona giderler. Aynı zamanda verimlilik tanrıçasıdır. İsminin anlamı “Verici”dir.
Gullveig: Vanir tanrıçası. Aesir’in onu öldürme çabaları dünyadaki ilk savaşın çıkmasına yol açtı ve bu savaşı Vanir kazandı. Bu iki kabile aralarında tanrıları takas ettiler ve birlikte hükmetmeye devam ettiler. Gullveig (altının gücü) bazen üçlü tanrıça bazen de Heid (cadı) olarak çağrılmıştır.
Heimdall: Şafak tanrısı ve Gökkuşağı Köprüsü Bifrost’un nöbetçisidir. Kilometrelerce ilerdeki dünyada rüzgarla dalgalanan çimenlerin sesini duyabilecek bir duyu gücüne sahiptir. Tanrı Heimdall gökkuşağının başında bekleyerek tanrıların sarayına olduk olmadık herkesin girmesini engellemekle görevliydi. Heimdall’ın kulakları çok gelişmişti. En uzaktaki en küçük sesleri bile duyabilirdi
Hermod: Tanrıların habercisi. Balderin ölümünden sonra Hel’in diyarına giderek Balder’in geri dönmesi için Hel’i ikna etmeye çalıştı.
Hel: Ölüm tanrıçasıdır. Loki’nin çirkin kızı. Alt dünya (cehennem) Niflheim’in sıcaklığına ve karanlığına hükmeder. Vücudunun yarısı mavi yarısı siyahtır. Masası “açlık bıçağı”, ” açlıktan ölmek” yatağı ” üzüntü” ve hizmetçileri ” gecikme” ve ” yavaşlık”tır. Bazı eski hıristiyanlara göre evi cehennemdir. Hel Loki’nin kızı, Fenris’in kızkardeşidir.
Heımdall; Dünyayı aydınlatan anlamına gelir Heimdall İskandinav mitolojisinin en büyük zenginliklerinden ve sembollerinden biridir. O insanları düzenleyen ve dünyanın kanunlarını koyandır. Aynı zamanda son savaş yaklaştığında Giallarhorn borusunu çalıp tüm tanrıları son savaş için toplanmaya çağıracak olan tanrıdır. Heımdall bir kuştan daha az süre uyur her zaman tetiktedir kulağı çok keskindir. Aesir’i düşmanlarına karşı korur ve gözetler. Son savaş Ragnarok`ta Heımdall Loki`yle karşılaşır ve onu yener ancak aynı zamanda rakibinin darbelerine dayanamaz ve savaş meydanında canını verir.
Hlin; Teselli tanrıçasıdır.
Hod: Odin’in oğlu. Loki tarafından Balder’i öldürmek için kandırılan kör kış tanrısıdır. İsminin anlamı “savaş”tır. Vali (Odin’in oğullarından biri) Hod’u öldürerek Balder’in intikamını aldı.
Hoenir: Aesir ve Vanir arasındaki savaştan sonra Vanir’e rehine olarak yollandı. İlk insanlara duyguyu veren tanrıdır.
İdunn: Bragi’nin karısı olan tanrıçadır. Tanrıları sonsuza dek genç tutacak olan elmaların koruyucusudur. Fırtına devi TJASSE onu kaçırır ve Loki onu öldürüp İdun’u geri alana kadar tanrılar yaşlanırlar.Gençlik tanrıçasıdır.İsminin anlamı “gençleştiren kişi”dir.
Jord (FJORGYN): Toprak tanrıçasıdır. Annesi Nott (Gece) ve babası Annar’dır. Thor ve Frigg’in annesidir.
Lodur: İlk insanlara konuşma kabiliyetini ve görünümlerini veren tanrıdır.
Lofn: İhtiraslı aşklarla ilgilenen tanrıçadır. Odin ve Frigg’den evlenmeleri yasak olan çiftlere bile bunu yapabilme izni almıştır.
Loki: Odin’in erkek kardeşi. Loki önemli olduğu kadar ilginç bir tanrıydı. Başlangıçta ateş tanrısı olan Loki, Edda’da tanrıların bazen dostu bazen düşmanı olarak anlatılır. Düzenbazlığı ve huysuzluğu yüzünden pek sevilmese de kurnazlığı zaman zaman işe yarardı. Canı istediği zaman biçim değiştirerek insan ya da hayvan kılığına girebilirdi. Cinsiyetini değiştirdiği de olurdu. Loki’nin canavar ruhlu üç çocuğu vardı: Ölüm tanrıçası Hel Tyr’in sağ elini ısırıp kopardıktan sonra tanrıların zincire vurduğu korkunç kurt Fenrir ve denizin derinliklerinde yaşayan kuyruğuyla fırtınalar çıkaran yılan Jörmungand. Savas sirasinda Buz Devlerine ihanet ederek Aesir Tanrilarina önemli bilgiler vermiştir. Bu hareketi Odin’in onu kan kardesi olarak kabul etmesini saglamistir. En önemli tuzaklarindan biri kör tanri Hodr’i kandirarak Odin’in oğlu Balder’in öldürülmesini sağlamak olmuştur. Bu hareketinden sonra Odinin kan kardeslik bağından çıkarılmış, dünyanın derinliklerindeki bir mağaraya hapsedilmiştir. Ayrıca şekil değiştirme yeteneğine sahiptir.
Loki’nin yaptığı en büyük kötülük Odin’in oğlu çok sevilen genç gün ışığı tanrısı Balder’ in ölümüne neden olmasıydı. Annesi Frigg tüm yaratıklardan ona zarar vermemeleri için söz almış ama ökseotunu gözden kaçırmıştı. Loki sonradan ökseotundan bir ok yaptı ve bu Balder’in ölümüne neden oldu. Tüm canlılar Balder için yas tuttu ve öfkeli tanrılar Loki’yi sonsuza kadar bir kayaya zincire vurarak cezalandırdılar. (Bir başka anlatıda ölen oğlunun bağırsaklarıyla bağlanmıştır.) Tepesindeki sarkıtlara dolanmış dev yılanin ağzından akan zehir gözlerine damlamakta ama eşi Sigyn elindeki tahta kapla Loki’yi korumaya çalışmaktadır. Ancak kap dolduğu zaman boşaltmak icin uzaklaştığında Loki zehirden etkilenmekte ve bu da İskandinav inançlarına göre depremlere sebep olmaktadır. Bu ceza Iskandinav mitolojisinde mahşer günü olarak adlandırılan Ragnarok’a kadar devam edecektir. Ragnarok geldiğinde Loki Odin’in oğlu Heımdall ile dovüşecek bu dövüşün galibi olmayacak ve her ikisi de savaşta ölecektir.
Mimir: Bilge bir kişi ve Bolthor’un oğlu. Bazı efsanelerde bir tanrı ve bazılarında bir dev. Vanir’e rehine olarak yollanmıştır. Vanir bunu görünce çıldırır ve onun kafasını keserler. Odin onun kafasını saklar ve bilgeliğe ihtiyaç duyduğunda danışabilmek için Mimir’in kuyusunun yakınlarına koyar.
Modi: Thor’un oğlu. Ragnarok’ta sağ kalacaklardan biri. İsminin anlamı “cesaret”tir.
Nanna: Ay tanrıçası. Balder’in karısı ve Forseti’nin annesi. Balder’in ölümünden sonra kalbi durarak öldü ve Balder’le birlikte yakıldı.
Niflheim: İskandinav mitinde yeraltı. Soğuk ve ölümün yeri olarak geçer. Dokuz dünyadaki ölüm takipçisi Hel tarafından yönetilir.
Njord: Deniz ve rüzgarın tanrısı. Frey ve Freya’nın babası. Vanirlerdendir ve evi Noatun’dur. Karısı dev Skadi’dir. Babası Thjatsi’nin ölümü üzerine tanrılar Skadi’ye kocasını seçme hakkını tanıdılar. Skadi sadece ayaklara bakarak seçeceği kocasının Balder olmasını istiyordu ama kazara Njord’u seçti. Njord ve Skadi nerede yaşayacakları konusunda anlaşmazlığa düştüler ve ayrıldılar.
Niord; Toprağın, gemiciliğin ve balıklığın tanrısıdır. Aslen bir Vanes tanrısıdır ancak Aesir ve Vanes tanrıları arasında yapılan barışta Aesir tanrılarına katılmıştır. Buna karşılık 2 Aesir tanrısı Hoenir ve Mimir`de Vanes tanrılarına katılmışlardır. (Bu şekilde iki ırkın kanları karışmış olur ve barış sonsuz olacaktır.)
Nornlar; Yazgı ya da kader tanrıları. (Eski Norse: norn çoğul: nornir) Norse mitolojisindeki üç dísirdir: Urd (geçmiş) Verdandi (şimdiki) ve Skuld (gelecek). Skuld aynı zamanda bir Valkyrienin ismidir. Grek mitolojisindeki Mireleri andırmaktadır.
Bilgeliğin temsilcileridirler.
Odin: Woden ya da Wotan ; Odin donmuş dev BOR ve Besstla’nın oğluydu. Adı “tahrik” “hiddet” ve “şiir” anlamına gelen ondan gelmektedir. Güneş ve Kelt haçı ile sembolize edilir. Odin: (Alfadir, Allfather (Herkesin Babası)) Tanrıların babası; Asgard’daki salonu Valaskjalf’da (Katledilmişlerin Korunağı) tahtı Hlidskjalf bulunur. Bu tahttan dokuz diyarda olan tüm olayları gözler. Ayrıca yeryüzüne ve gökyüzüne hakimdir, gerektiğinde kartala dönüşebilir. Simgeleri hiç hedefini ıskalamayan mızrağı Gungnir her dokuzuncu gecede yeni sekiz yüzüğü ortaya çıkran yüzüğü Draupnir ve sekiz ayaklı atı Sleipnir’dir. Elindeki mızrak Thor’un çekicinden sonra en güçlü silah olan Mızrak Gungnir’in, 9 ya da 7 gün asılı kaldığı kuzey mitolojisin gerçekleştiği yerin yaşam ağacındaki runeleri (Run alfabesini Odin yapmıştır. On beş harften oluşan ilkel İskandinav alfabesi. Bu alfabenin sihirli olduğuna inanılır) öğrenmesi ile kurtulduğunda kopardığı bir daldan yapılmıştır.
Atların efendisi sekiz bacaklı Sleipnir’in sahibidir. Tanrıların babası Odin aynı zamanda da insanların da babasıdır. İnsan ırkını iki kardeşi ile Odin yaratmış ve onların kaderini çizmiştir. Üç tane karısı vardır ; Eski toprakların tanrıçası Frigg. İşlenmiş modern toprakların tanrıçası (Frigg Odin`in en sevdiği karısıdır) ve Rind el değmemiş vahşi toprakların tanrıçası. Odin’in kendine özgü yardımcıları vardır. Öncelikle Hugin( düşünceli) ve Munin (akıllı) bu iki basit kuzgun Odin’in dünya üzerindeki gözleridir. Dünya üstünde uçarlar ve Odin`in kulağına gördüklerini fısıldarlar bu yüzden Odin herşeyi gören olarak adlandırılmıştır. Bir diğer yardımcısı da her zaman yanı başında bulunun kurtlar Geri ve Freki’dir. Geri ve Freki Odin’in ayaklarının altından ayrılmazlar Odin Valhalla’da savaşçıların masasındaki şölenlerde sadece şarap içer ve kendine düşen etleri sadık kurtlarıyla paylaşır. Odin’in oturduğu tahtın adı Hlidskjalftır.
İskandinavya Mitolojisi’nde tüm tanrıların en kudretlisi zaferin ve bilgeliğin tanrısı Odin tek gözü kör bir ihtiyar olarak tasvir edilir. Geçmişte olanları ve gelecekte olanları bildiği söylenir. Tüm insanların kaderi ona bağlıdıryaşayan en bilge canlıdır… Fakat Odin’in tek gözlü olmasının ve bilgeliğinin ayrı bir öyküsü vardır :
Bir gün Odin’in diğer iki kardeşi Ve ve Vili kayboldu. Odin her yerde onları aradı tüm Asgard diyarını baştanbaşa dolaştı. Fakat hiçbir ize rastlamadı. Bu yüzden çok sinirlendi ve atı sekiz bacaklı Sleipner’a bindiği gibi arkadaşı Mimer’e doğru yola çıktı. Mimer buz devi Bolthor’un oğluydu ve zamanında Vanir tanrılarına rehine olarak yollanmıştı. Fakat Vanir onu sevmemiş ve kafasını kesmişti. Odin zamanında yetişerek Mimer’in kafasını kurtarıp ve yeri geldiğinde bilgeliğine danışmak için onu Mimer’in kuyusu adı verilen çeşmenin yakınlarına koymuştu. Mimer’in kuyusu dünyadaki tüm bilgeliğin kaynağıydı. Mimer’in bilgeliği de bu kuyunun suyundan gelirdi.
Odin yıkıldı, ne yapacağını bilemedi. Kendi kendine bu kuyudan bir damla su içmek için her şeyi yapabileceğini hatta tek gözünü feda edebileceğini mırıldandı. Mimer birden bağırdı : ” Anlaştık! ” Odin’in yüzü sarardı, sadece kendi kendine mırıldanmıştı ama yine de anlaşmaya sadık kalarak tek gözünü çıkarıp kuyunun içine attı.
Ragnarok: Dünyanın yok oluşudur. Tanrılar ve devler arasında çıkan bu büyük savaşta herkes birbirini acımasızca katleder. İzlanda Eddalarına göre devler hain tanrı Loki tarafından yönetilecek ve tanrıların evine yani Asgard’a saldıracaklardır. Devlerin gelişlerini Heimdall borazanıyla bir şarkı çalarak herkese haber vericektir. Bu yokoluştan sonra yeni bir dünya oluşacak ve hayat yeniden başlayacaktır.
Ran: Aegir’in karısı. Denizlerin fırtına tanrıçasıydı. Boğulan insanları ağıyla denizden toplardı.
Sif: Ekin ve verimlilik tanrıçası Thor’un karısıdır. Bir kez Thor onun saçını çaldı ve yerine yenisini koymak zorunda kaldı. Dwarflara giderek altından bir saç yaptırdı.
Sol: Güneş Tanrıçası.
Sjofn (VJOFN): Erkek ve kadının aşkı düşünmesini sağlayan tanrıça. Evli çiftler arasındaki kavgaları durdurmak onun göreviydi.
Snotra: Bilge ve nazik tanrıça, bilgelik ve bilgi tanrıçasıydı.
Syn: Davalarda sanıkları koruyan tanrıçadır. Frigg’in yardımcılarından biriydi ve Frigg’in sarayının kapısını korurdu
Thor: Thor’un simgesi şimşektir. O kutsal savaş tanrısıdır. Thor Odin’in oğlu ve Odin’den sonra gelen en önemli tanrıdır. Odin’in sayısı belirsiz oğullarından en güçlüsü kızıl sakallı Thor’du. Kendisine güç veren sihirli bir kemer takar, ellerine demir eldivenler giyer, çekicini vurmasıyla şimşekler yağdırır arabasının tekerlekleri döndükçe gök gürültüsü oluşurdu. Kötü devlere karşı savaşan tanrıların ve insanların önderiydi. Devler ülkesinde birçok savaş ve serüven yaşayan Thor’un karısı altın saçlı hasat ve aile tanrıçası Şifti’dir. Thor iki sihirli nesneye sahiptir. bu nesnelerden biri Mjöllnir’dir. Mjöllnir adının anlamı “parçalayıcı” olan kocaman bir çekiçtir. Çekici Brokk ve Eitri isimli iki cüce kardeş yapmışlardır. Çekiç yapılırken Loki sinek kılığına girip cüceleri ısırarak rahatsız edince bir kaza olmuş çekicin sapı kısalmıştır.
Bu iki cüce ayrıca bu çekice birçok farklı özellik vermiştir. Çekiç Thor’un onu kolayca saklayabilmesi için küçülebilir. Ayrıca bir bumerang gibi bir düşmana atılınca düşmana tüm gücüyle çarpar ve sahibinin ellerine geri döner. Thor kılık değiştireceği zaman çekici ile kendi yörüngesinde hızlıca döner. Fırtınaları çekici ile kontrol eder yağmurları onunla yağdırır. Çekici ile evlilikleri ve nesneleri de kutsayabilir. Ayrıca Thor’un iki tane keçisi vardır. Bu keçilerden birinin adı Tanngniost (Diş Çatırdatan) diğerinin adı da Tanngrisnir (Diş Gıcırdatan) dır. Bu keçilerin çektiği arabası yerde de gökte de gidebilir.
Onun güçlü olmasını sağlayan bir diğer sihirli nesne de altın bir kemerdir. Bu kemeri takar takmaz gücü ikiye hatta üçe katlanır. İnsanlara karşı iyidir. Hemen hemen bütün hikayelerinde devlere karşı savaşır. Genelde çok kabadır. Çok büyük miktarlarda içki içer. Kızıl sakallı orta yaşlı ve zekasından çok kaba kuvvetine güvenen bir tanrıdır. Thor aynı zamanda Atl veya Donar olarak da bilinir. Şimşek tanrısının günü İngilizcede Thursday Almanca’da Donnersdag’dır.
Troller: Korkunç gözüken mistik bir insanımsı yaratıktır. İngiliz peri masallarındaki Ogreler benzeri şeytani devlerden dağlarda yaşayan dağa insanları kaçıran vahşi ve daha insan benzeri yaratıklara kadar birçok farklı şekilde tasvir edilmişlerdir.
Tyr: Savaş tanrısıdır. Sadece o kurt Fenrir’in ağzına elini sokacak kadar cesurdu. Bu olayın sonunda kurt sağ elini ısırarak koparır. Salı günü (Tuesday) onun günüdür. Tyr aynı zamanda Anglo Saksonlar tarafından TiwTiu olarak da adlandırıldı.
Ull: Av ve okçuluk tanrısıdır. Silahı Porsuk ağacı’ndan yapılmış bir uzun oktu ve Ydal’da yaşardı. Düellolarda yardım için çağrılırdı. Thor ve Sif’in oğluydu. Sıklıkla tapılan bir tanrıydı. Hatta bir ara en yüksek tanrılardan biri kabul edilmiştir.
Vali: Vidar’ın kardeşi (bazı kaynaklara göre Odin’in oğullarının en genci). Dev Rind’in oğludur ve Aesir kendi kanından birini öldüremeyeceği için ve Balder’in intikamını almak için özellikle doğurulmuştur. Bir gecelikken Hod’u öldürdü. Ragnarok’ta sağ kalacak 7 Aesir’den biridir.
VALHALLA; Asgard’ın 12 krallığından biridir ve Ragnarok savaşına kadar tanrılara ev sahipliği yapmıştır. Bundan sonra tanrılar Odin’le birlikte devlere karşı savaş yapabilmek için yola çıkmışlardır. Kahramanlar zorlu bir mücadelenin ardından öldüklerinde Valhalla’ya getirilirler. Savaş meydanlarında ölenleri taşıma işi Valkyry’lere düşer. Bu savaşçı kadınlar Odin’in hizmetkarlarıdır ancak asıl görevleri savaşlara gözetmenlik yapmak ve kimin ölüp kimin yaşayacağına karar vermektir.
Valkürler: Valkürler Odin’in yardımcıları olan ve ata binen miğfer ve mızrakla silahlanmış genç ve güzel bakirelerdir. Gökten kanatlı atlarıyla savaş alanına inip Einherjar denilen savaştaki cesur kahramanları Valhalla’ya götürürler. Buraya götürmelerinin nedeni Ragnarök’de yani dünyanın sonunda olacak savaşta Odin’in yanında savaşacak güçlü savaşçılar toplamaktır. Modern sanatta Valkürler bazen muazzam güzellikte zırh kuşanmış kasklı mızraklı kanatlı atlara binmiş dişilerdir ama aslında Valkür atları kurtlarla kırmadır. Yani bilinenin tersine Valkürler kanatlı atlar sürmezler. Onların evcil hayvanları cesetlere ve ölü savaşçılara dadanan sürülerden oluşan kurtlardır.
Ve: Bor ve Bestla’nın oğlu, Vili ve Odin’in kardeşidir. Kardeşleriyle beraber dev Ymir’i öldürerek leşinden dünyayı yarattı. İsminin anlamı “kutsaldır”.
Vidar: Odin ve Grid’in (bir dev) oğludur. Vali adında bir ikiz kardeşi vardı. Vidi’de yaşardı. Tanrıların en güçlülerindendi ve intikam tanrısı olarak kabul edilirdi. Ragnarok’ta kurt Fenrir’i öldürerek babasının intikamını alacaktır. Son savaşta sağ kalacak Aesir’den biridir.
Vili; Bor ve Bestla’nın oğlu. Ve ve Odin’in kardeşidir. Kardeşleriyle beraber dev Ymir’i öldürerek leşinden uzayı yarattı. İnsanlara düşünce ve hareketi verdi. İsminin anlamı “istek”tir.
Vor: İsminin anlamı “yemin” olan tanrıçadır. Ondan hiçbirşey saklanamaz çünkü çok bilgedir .Bazı kaynaklara göre evliliğin ve anlaşmaların da tanrıçasıdır. Evlilik sözlerini tutmayanları cezalandırandır.
YGGDRASIL; (Kader Ağacı) Snorri diğer versiyonlarda kader ağacı Yggdrasil’in nasıl dünyanın merkezinden filizlenip büyüdüğünü anlatır. Ağacın altındaki dişi olarak tarif edilen kader kuyusunda insan yaşamının yönü tayin edilir. Bir diğer versiyonda tanrılar meclisi ağacın etrafında toplanır. Ağaç iki kökten destek almaktadır; köklerden biri yeraltı dünyasına uzanır (Hel) diğeri buz devlerinin dünyasına ve sonuncusu insan varlıklarının dünyasına Tüm dünyanın refahı Yggdrasil adlı bu ilkel ağaçla ilişkilidir. Yggdrasil kutsal ağaç İskandinav mitolojisinin ana çizgisi hatta bu mitolojide hayatı ve yaşamı temsil eden yegane semboldür. Yaprakları ve dalları görünmez bir biçimde tüm gökyüzünü ve evreni sarar kökleri de dünyanın her yerine ve en derinlere sıkı sıkıya tutunmuştur. En büyük kok tanrıların konakladığı Asaheim alemindedir. Kutsal ağaç Yggdrasil Hvergelmir Mimir ve Urdar adlı üç kaynaktan beslenir bu kaynaklar ağacın hayatta kalmasını sağlarlar ve de onların varlığı sadece ağaçla mantık bulur. Urdar`in etrafında üç kadın oturur. Urd yani geçmiş Vervandi : şimdiki zaman ve son olarak Skuld yani gelecek. Bu üç kadın zamanın gerçek hakimleri ve her şeyi bilen her şeyden haberdar olanlardır. Burada İskandinav mitolojisinin panteist kısmı on plana cikar bu uc kadın tanrı değillerdir sadece doğa tarafından yaratılmış üç nesnedir ancak tanrıların tanrısı bilge Odinden daha bilgedirler! Onlar kaderleri bilenlerdir tanrıların kaderlerini bile! Kader ve zaman kavramları İskandinavların (namı diğer Vikinglerin) en önem verdikleri iki kavramdır. İskandinav halkı (prehistorik çağlardan Viking dönemine kadar ) kaderci bir halktır yani kadere inanırlar olum zamanları daha önceden yazılmıştır ve bundan kaçmak imkansızdır ancak buna rağmen kaderlerini yenmek için ölümüne savaşırlar bir şeye karsı savaşmak ve kazanmak İskandinav mitolojisinin en önemli olgularındandır. Kutsal ağaç Yggdrasil bile her gün hayatta kalmak ve evrenin düzenini korumak için savaş vermektedir.
Mitolojik efsaneler;
İskandinav mitolojisini oluşturan çeşitli öyküler vardır; Bir mitolojik efsane de Balder ve Loki anlatılır. Odin’in oğullarından Balder burada akıl sevgi ve bilginin tanrısı olarak karşımıza çıkar. Cennette Glitnir denilen bir yeri korumaktadır. Her türlü anlaşmazlıkta bütün tanrılar onun adaletine güvendiklerinden ona gelirler ve burada Balder’in adaleti sağlaması beklenir. Ve Balder adaleti yerine getirir. Loki Aesir tarafından evlat edinilmiş bir devdir. Loki ve Odin aralarında bir dostluk antlaşması yapmışlardı. Bir gece Balder kendi ölümü hakkında çok rahatsız edici bir rüya görür. Annesi Frigg su ateşdoğadaki bütün elementlere kuşlara canavarlara toprak ve taşlara Balder’a zarar vermemeleri için yemin ettirir. Böylece Balder Ölümsüz olur. Bundan sonra Aesir Balder’ı ortalarına alıp onunla eğlenmeye başlar. Ona küçük ok taş vs. şeyler atarlar. Bu yeminden dolayı Balder sadakatsizliklle karşı karşıya kalmıştır. Loki bu dramayı görünce merak eder ve kadın kılığında Frigg’in yanına giderek ona neler olduğunu sorar. Frigg de ona yeminden bahseder ve yeminin içine katılmayan tek şeyin ökse otu olduğunu da sözlerine ekler. Bunu duyan Loki hemen Aesir’e sunulmak üzere ökse otu getirir. Bunu kör tanrı Hoder’e kendi isteği ile verecek ve böylelikle Balder’a acı çektirme oyununa o da katılabilecektir. Balder’a ökse otundan yapılmış ok atılır ve Balder ölür. Aesir bu olayın suçlusundan intikam almak ister ama bulundukları yerin kutsallığından dolayı bunu yapamazlar. Balder Hel’e gidecektir yani tüm ölülerin gittiği yere çünkü o bir savaşçı değil ve bir savaşta ölmemiştir dolayısıyla da kahramanların yeri olan Valhalla’ya gidemez.
Balder Hel’den ancak Odin onun çıkmasına izin verdiğinde ve aynı zamanda yaşayan ve ölü olan her canlının onun için göz yaşı döktüğü zaman çıkabilecektir. Aksi takdirde sonsuza dek orada kalmaya mahkum olacaktır. Bu kehanet üzerine Aesir bütün dünyaya elçileryollar.Doğaya insanlığa tanrılara ve onlara Balder için göz yaşı dökmelerini emreder. Bunu tüm yaşayanlar kabul eder. Tabii ki Devlerin kraliçesi Thork (kılık değiştirmiş Loki) hariç. Ve ağlamamak için de kesin kararlıdır. Aesir Thork’un Loki olduğunu farkettiğinde onun bu şeytanca oyunlarına son vermesi için zincire vurur. Kehanete göre Loki bir gün bir şekilde zincirlerini kıracak ve bu bütün şeytanların canavarların ve devlerin tanrılara karşı olan büyük savaş Ragnarok’ta kaybedeceğinin işareti olacaktır. Ragnarok’ta Odin kurt Fenrir tarafından yenilir. Daha sonra da Fenrir Odin’in oğlu Vidar tarafından öldürülür. Bu olaydan sonra tanrılar arasındaki korkunç savaşlar başlar. Tanrı Heimdall ve Loki karşı karşıya gelip birbirlerini öldürene kadar savaşırlar. Ve daha sonra Dünya bir ateşle yok edilir. Evren denizin dibine batmaya başlar. Bu son tekrar doğuşla kendini devam etirir. Dünya denizden tekrar yükselir yeşillenir bitkilerle dolup taşar. Aesir’in ölü oğulları Asgard’a geri döner ve atalarının yolunu izlerler. Mitolojinin önemli bir bölümü Balder ve Loki adlı tanrılara ilişkindir. Odin’in oğlu Balder zekanın, dindarlığın ve bilginin kaynağı olarak karşımıza çıkar. Balder’in Glitnir adı verilen cennette bir sarayı vardır. Tanrılar ve insanlar yasal konuları danışmak onun fikrini almak ve sonsuz adaletinden istifade etmek için Balder’in kapısını sık sık çalarlardı. Loki Aesirler tarafından evlat edilen bir devdi. O ve Odin bir dostluk andı etmişlerdi.
Post A Comment
Hiç yorum yok :