Mitoloji

[Mitoloji][bleft]

Türk Tarihi

[Türk Tarihi][twocolumns]

Anadolu Merkezli Dünya Tarihi-Şaman’ın Göğe Yolculuğu

Şaman’ın Göğe Yolculuğu


Çevresinde, insanın kabiliyetlerinin kat kat üstünde güçlere sahip olan, ateş, su, kaya gibi varlıklar veya oluşumlar durmaktadır. Ağaç ta bunlar gibidir. Kaşkarlı Mahmut, " Türkler ulu bir ağaç gibi göze büyük gözüken her şeye Tanrı adını verirler " der. Orta Asya’da bin yaşında, beş kollu, büyük gövdeli ağaç, bölgede en çok sayılan şeydir. Bu büyük ağacın yanından geçerken, eller birbirine bağlanır, diz çökülür ve saygı sunulur. Yakutlar, armağan vermeden kutsal ağaçların önünden geçmezler. Anadolu’da ağaç kültünün kalıntıları hala yaşar. Bazı ağaçlar hasta çocuklara öptürülür. Tahtacı kadınları, kısırlıktan kurtulmak için ağaçlara sarılırlar. Yörükler, kutsal kabul ettikleri ağaçların yanına yatmazlar, yanında hayvan öldürmezler. Tahtacılar, ağacı keserken özür dilerler. Ağaç kesmeden önce tören yapılır, erkekler kadınlar tarafından temizlenir, kurban sunulur, kesilen et birlikte yenilir, ancak törenden sonra ağaç kesimi meşrulaşır.

Şamanizm ve ondan sonra türeyecek tüm dinlerde, ölüm ve yaşamın iç içe olduğu kabullenildiğinde, ağaç ve yılan yeniden doğuşun, uzun ömrün ve bilgeliğin sembolleri olmuştur. Yılan birçok mitte sırları bilendir. Gizemlidir. Öldü sanırken eski bedenini atar ve yenilenir. Ağaç da öyledir, ölür, dirilir. Ölümsüz ve sırlarla dolu gökyüzüne yemyeşil başını vererek durur. Böylece hem yılan ve hem de ağaç, sonsuz hayatın ve gizler dünyasının sembolleri olmuşlardır.

Tek ağaç gibi, orman da kutsal sayılır. Ağaçların tekil ruhları birleşerek, ormanın Kolektif ruhunu oluştururlar. Türkler için Ötüken ormanı kutsaldır. İran’da Karakoyunlu Alevi Türklerin oturduğu Sofu köyü çevresindeki orman kutsaldır. Bu ormandan ağaç kesilmez. İlkbaharda, Karakoyunlular bu ormanın ağaçlarına çiçekler bağlar, ormana kurbanlar sunarlar.

Ağacın kökü yerde, başı göktedir. Böylece ağaç yer ile gök arasında bir yol oluşturur. Bu yol göğe çıkmak ve geri dönmek için Şaman tarafından kullanılır. Ağaç direk ile sembolleştirilir. Direk yer ile gök arasında bir yol olur.

Şamanın göğe yolculuğu çarpıcı bir törendir. " Tören iki gece sürer. İlk gece, Şaman, güneş batınca, bir kayın ormanına girip, uygun yer seçer ve oraya çadırını kurar. Şaman çadırının içine, gövdesine dokuz basamak oyulmuş bir Kayın ağacı yerleştirir. Kayının yaprakları duman deliğinden (çadırın orta ve tepesindeki delik) çıkar. Sonra Şaman sırtına bir Kayın dalı yerleştirdiği açık renk bir at seçer. Çadıra girip kapanır ve gökyolculuğunda kendisine hizmet edecek yardımcı ruhları çağırır. Bu ruhlar Kayın ağacı yolunu izleyerek gelirler. İlk geceki bu tören danslarla, şarkılarla ve kurbanın öldürülmesi ile son bulur. İkinci gece gökyolculuğu başlar. Şaman, çadırındaki Kayın ağacı çevresinde dönerek Göğe tırmanmaya başlar. Kayın gövdesinde oyulmuş her basamak, Göğün bir katını temsil eder. Şaman, Kayın ağacı etrafında dönerek, ayağını basamaklara koyarak göğün çeşitli katlarına ulaşır. Gücünün yettiği kata kadar çıkar ve Tanrı ile konuşur." Burada anlatılan yakın döneme ait bir ayindir. Ancak eski döneme ait resimler ayinleri aynı tarzda betimlemektedir. Dünyanın kendi ekseninde dönmesi gibi, Evrenin sürekli olarak dönmesi gibi, Şaman da ağacın veya direğin etrafında döner. Bir eksen etrafında dönme, evrenle bütünleşmenin yoludur. Çin kaynakları, eski Türklerde, kağanların, ölülerin, kurbanların, ayinlerinin dönerek nasıl yapıldığını anlatır, durur. Ayinlerin dönerek yapılması, Şamanizm’den bu günlere kalan bir mirastır.

İnsanlar gibi, hayvanların, ağaçların, kayaların yani her cinsin bireysel ruhu yanında Kolektif bir ruhu da vardır. Bu Kolektif ruh onların da insanlara benzer şekilde yani boylar şeklinde örgütlenmesini gerekli kılar. Günümüzde Sibirya’da, Yakutlarda hayvan kral ve kraliçelerinden, hayvan Şamanlardan bahsedilir. Anadolu’da Arı-kraliçenin kızı Bal kız, Yılan kralı ile aşk yaşar. İnsan ve hayvanlar arasındaki ilişkiler, bireysel ilişkilerden önce Kolektif ilişkilerdir.

Birey, birey olarak değil, boy üyesi olarak bir varlıktır. Boydan kovulan birey adsızdır, hiçtir, yoktur. Doğumlar, ölümler sadece ana ve babayı değil, tüm boyu ilgilendirir. Birey kendi için değil, boy için çalışır. Bireyin verdiği zarardan bütün boy sorumlu tutulur. Kan davası bütün boy üyelerini bağlar. Hayvan boyları için de durum aynıdır. Bu nedenle insan hayvan ilişkileri, her şeyden önce insan ve hayvan boyları arasındaki ilişkilerdir. Bu ilişkiler, insan boyları arasında olduğu gibi, ittifak, bağımlılık, tarafsızlık, askeri ve ekonomik ilişkiler şeklinde olurlar. Hayvanlarla sembolik evlilik yoluyla akrabalık ilişkileri kurula bilinir. Bazen hayvanlar insan boylarına alına bilinir.

Hayvan ve insan boyları arasındaki ilişkiler, ister dostluk, ister düşmanlık ilişkileri biçiminde olsun, sözleşmeye dayalı ilişkilerdir. Savaşta ve avda öldürme dâhil, öldürülenin rızasını gerektirir. Hayvana karşı mücadele ve insana karşı mücadele birbiri ile eş tutulur. Yazıtlarda ölünün, öldürdüğü insan sayısı gibi, öldürdüğü hayvan sayısı da belirtilir. İnsan boyları gibi, hayvan boylarının da öldürülenin kan davasını gütmesinden ve öç almasından korkulur. Bu nedenle avların sıkı kuralları vardır. Sürek avlarında, ilk avı kağan ya da şef avlar. Böylece topluluk adına, kağan, avın sorumluluğunu üstlenmiş olur. Bireysel avlarda bu sorumluluk aile reislerine düşer. Çocukların ava katılması ve hayvan öldürmesi yasaktır. Mümkün olduğunca hayvanın kansız öldürülmesine çalışılır. Genelde topuz veya çekiçle, hayvanın başına vurularak yapılan öldürme şekli tercih edilir. Bugün Türkçemizde kullandığımız " tepelemek " deyimi buradan gelmektedir. Hayvanlara karşı kesici ve delici silah kullanımından o denli kaçınılır ki, Kırgızlar kurtlara kamçı ile saldırırlar.

Hayvanlar kendi aralarında konuşurlar. Hatta insan dilini bile anlarlar. Gök ile yer arasında habercilik yaparlar. İnsanlara yol gösterirler. Hayvanların geleceği ve doğruyu bilme yetenekleri insanlardan üstündür. Bu nedenle onların sözlerine veya hareketlerine dikkat etmek ve hesaba katmak gerekir. İnsan boyları, insanlarda olmayan üstün güç ve yeteneklerinden yararlanabilmek için, hayvanlarla ittifak ararlar.


Post A Comment
  • Blogger Comment using Blogger
  • Facebook Comment using Facebook
  • Disqus Comment using Disqus

Hiç yorum yok :


Dinler Tarihi

[Dinler Tarihi][bsummary]

Antik Tarih

[Antik Tarih][list]

Video

[Video][threecolumns]

Dünya Tarihi

[Dünya Tarihi][grids]